30 Mayıs 2011 Pazartesi

-   peki ya bir insan karşıdakini hem anlıyor, hem de hak veriyorsa ama yine bildiğini yapıyorsa?
+  kendinden vazgeçmiyordur.
-   evet. aslında tam da bu. 

bugün bir arkadaşla kadınlar ve ilişkiler üzerine uzun uzun tartıştık. peki ya ne öğrendik?

- heyecan seviyorum. yaşadığım şey ise tekdüzelik.
- kadınları mutlu etmek çok kolay.
- erkekler


boşverelim. esneyelim.
yanarım
kendimize,
ucu yanmış resmimize,
 kaybolan ümidimize,
gençliğimize...

nerden geldi bu şarkı aklıma. halbuki daha çok gençtik farkına vardığımızda. şimdi bu şarkı çok uzaktaki bir dosta gelsin. şimdi ona da söylemek isterdim bunu ama ağlarız beraber.

29 Mayıs 2011 Pazar

- gel misket oynayalım
+ oynayalım. bunlar benimkiler. sen de ver.
- oynamayaalım o zaman.

hayat böyle bi şey.

yal-ı-nız

dün gece yıllar öncesinde yakın arkadaşlık kurduğum  bir kişiyi gördüm rüyamda. sadece onu değil, kardeşini, annesini de gördüm.

hiçbir sebep yokken sonlandı arkadaşlığım. onun yüzünden mi bitti, benim yüzümden mi... hatırlamıyorum. sadece hayatım boyunca onunla ilgili suçluluk hissettiğim için sanırım benim yüzümden bitti.

şimdi ardıma bakıyorum da... durduk yere sonlandırdığım kaçıncı ilişki bu?  bir aradayken böylesine yakın olduğum kişilerden nasıl bihaber oluyorum? peki ya narin bana kendine en uzak özellik olarak sadakat şıkkını işaretletirken bu sahici miydi?  

bu yüzden sonunda yapayalnız kalacağım.
oha! hakkikatan ihtiyarlıyorum. oha!

11 Mayıs 2011 Çarşamba

"gözlerini ilk kez böylesine vazgeçmiş görüyorum."
                                                                                  bir dost

8 Mayıs 2011 Pazar

dostum kafam karmaşık. artık kendimi durduramayacağım bir levela ulaştım. öncesinde bastırdığım şeyler ile

geç geç geç


kurtulmanın bir yolu olmalı.

ağlamaklıyım hep. bugun cok üşüdüm. bile bile, isteye isteye. karnım açken mideme kolaları, kahveleri indiriyorum. tırnak kenarlarım sürekli kanıyor. konusmuyorum pek. kavge ediyorum kendimle.


ooof

kendime ve çevreme zarar veriyorum. bundan büyük bir zevk alıyor ve acı çekiyorum.
evcilik oyunu oynadık. güzeldi.

http://fizy.com/#s/1ajfrd

5 Mayıs 2011 Perşembe

duyulan geçmiş zaman

- kendi gerçekliğimin farkındaymışım. o yüzden beni eleştirirken daha çok dikkat ediyormuş.

- sabahları 8 gibi gelsem iyi olcakmış.

- iki işi bir arada yapamıyormuşum.

- hayatta hiçbir yerde boşluk bırakmayacakmışsın. ikili ilişkilerde boşlukbırakırsan oraya bir kadın/erkek girebilirmiş.

- bacaklarım çarpıkmış ve o yüzden etek giyenleri kıskanıyormuşla yatıyormuşuum.

- bazen aptala yatıyormuşum. hatta o kadar yatıyormuşum ki benim bir parçam oluyormuş. bunu bilerek yapıyormuşum.

- herşeye tamam diyormuşum. tamam demeymiş.

- yetersiz değilmişim.

- adaletliymişim.

3 Mayıs 2011 Salı

bi geçircem!

gitgide daha geçimsiz olmam benimle ilgili mi?

2 Mayıs 2011 Pazartesi

dostum bunun bir yolu olmalı...


ah bir evim olsa drap drap drap drap draararaaraaap